#85: - Öncelikle hangi arkadaş size "tüm" konservatuar THO Bölümleri hocaları ile görüşüldüğünü söylemiş olabilir bilmiyorum. Lakin yayıncılardan biri olarak hiç bir zaman kimseye böyle bir şey söylenmediğinden emin olduğumu söyleyebilirim. Ayrıca federasyona "resmi" olarak hangi durumun iletilmesi gerektiği hususunu da anlayabilmiş değilim yazdıklarınızdan. Zira federasyonun altına imza attığı protokol "resmen" ortada dururken bizden "pardon biz sizi protesto edeceğiz de önce bize resmi bilgi verir misiniz, biz mezunları gerçekten aynı statüye mi yerleştiriyorsunuz yoksa okuduklarımızı biz mi anlamadık?" acaba diye sormamızı beklemiyordunuz sanırım. Zira "bizim için de bir adım atacakmısınız" manasına gelen sorular da federasyona konuyla ilgili sivil toplum kuruluşları tarafından da resmen zaten sorulmuştur. Gelelim birinci sorunuza; konu İTÜ TMDK THO hocalarının ve "yönetici"lerinin bir kısmı ile görüşüldü. Hepsi ile görüşülmedi. Böyle bir zorunlulukta yoktu. Zira başlatılan imza kampanyası zaten söylediği her şeyle gayet açık, net ve insanların bir "tık"la imza atabilecekleri kurumsal değil bireysel bir internet forumu şeklinde örgütlenmişti. Amaç sadece "ilk imzacılar" olarak fikri ortaya atanların ortak bir metin yaratmalarıydı ki bu da kısa süre içinde sağlanıp metin kamuoyuna sunuldu. Aynı cevap ikinci sorunuzun cevabı için de geçerli. Üçüncü sorunuzu ise yukarıda yanıtladığımı düşünüyorum. Yinelemek gerekirse bu imza kampanyası imzalanan protokol sonucunda oluşan mezun mağduriyetinin somut bir tepki olarak örgütlenmesini amaçlıyordu. Ve bahsi geçen protokol tüm maddeleri ile açıkça ortadaydı. Bu durumda tekrar tekrar konu ile ilgili federasyondan icazet almanın pek anlamlı olmayacağı ortadadır. "Protokolün nüshasının neden yayınlanmadığı" sorusunun muhatabı biz değiliz. Zira o nüsha zaten THOF'un resmi sitesinde yer almaktadır. Dileyen açar okur inceler. "Gerçek bir zemin" derken ne kastettiğinizden emin değilim. Ancak emin olduğumuz bir şey var ki o da bizim gerçekten haklı bir zeminde olduğumuzdur. Alaylı mektepli çatışması yaratarak konuyu bilinçli bir şekilde çarpıtanların neye hizmet ettiği ortadadır. Bu anlamda bu imza metninin söylediği söz son derece açıktır. Bu bağlamda THO mezunlarının haklarını savunanlar imzalarının arkasında durmaya devam edeceklerdir. Herkes özgür iradesi ile dilediği şekilde duruş alma hakkına sahiptir.

#86: KIZMAZ -

ben biraz daha detaylı olabilmek açısından soruyorum ki bir duruş gösteriyorsak usulune ve Türk Halk Ounlarının adabına uygun ve teknik bilimsel bir yaklaşımla hareket edelim çabasındayım ...yoksa hak maduriyeti konusunda ben de aynı görüşteyim ve evet o zaman ben neden okudum yıllarca ve hiç bir farkım yoksa vay halime diye düşünüyorum buraya kadar sorun yok ....diğer konservatuvar halk oyunları bölümlerine ve öğretim görevlilerine bu yazı yollandı ve fikir alındı da İ.T.Ü de bu konu neden bazı hocalarla konuşuldu diye merak ettim yani İ.T.Ü bölüm başkanının ve bölüm kurucusu Sayın Fikret Değerlinin neden imzası yok hani onlar madur değilmi yada onlar karşıt görüştemi ben bütün bunları sizler işin başındasınız ve sizlerden doğru bilgiler alabileceğim için soruyorum nihayetin de en doğrusunu siz bilirsiniz.Ayrıca federasyondan icazet almak ben ce en doğru yol olurdu önce karşı durduğumuz kurum kuruluş ada kişilerin bu konu hakkında savunma ve bir açıklaması varm diye bakmak çok doğru bir hareket olurdu yanlışmı düşünüyorum... tıpkı İ.T.Ü mezunlar derneğinin yaptığı gibi bir yazı yazılabilirdi....eğer bunu yapmadıysak ki bilmiorum sorularımdan biri de bu o zaman edeasyonu zaten kaile almamış ve ona göre hareket emiş olmuyormuyuz.....diğer üniversitelerin bölüm başkanları İ.T.Ü ve tüm halk oyunları bölüm başkanları öğretim üyeleri neden yok bu duruşta onlar bizimle aynı düşüncede değiller mi? tabi ki biler hakımızı kimseden icaze almadan savunuruz hak bu....ama nezaketen tüm Halk OYunları bölüm akedemisyenleri ,öğretim üyeleri ve federasyon önce uygun  bir dille uyarılmaalı ve cevap istenmelimiydi ? ben bunları merak ettim kendimi yanlız hissettim yada şöyle söyleyeyim sanki mezunlarda iki belki hatta üçe bölünmüşüz gibi ben sadece nerde ve kiminle durduğumu bilmek istyorum ki hakımızı en uygun ve en hakaniyetli  şekilde ALALIM yoksa tekrar söylemek gerekirse ben herkezden çok üzülüyorum bu duruma bir İ.T.Ü mezunu olarak ve asla da bir usta öğreticiyle aynı kefeye konmyacağım ozaman zaten aldığım eğitimi red etmiş olurum...ama ömrümün sonuna kadar da her anında mu mesleğimi icra ederken bir alaylı yada ustaöğretici diye tabir edilen arkadaşlarlada aynı zeminde oturmak istiyorum çünki...en ufak bir emek göstermiş kişinin bile hakı var bugünlere gelişimizdee.ve herkeze yetecek kadar çalışma alanı da mevcut güzel ülkmde ...ben sadece hiç kimse cepheleşmeden el birliği ile ki çoğu zaman Halk Oyunları camiyası bunu becerememiştir.bu konunun üstesinden gelelim istiyorum ...çünki bizler en öncelikle yüz yüze bakıyoruz ve bir ömür beraber hareket edeceğiz....saygılarımla....

ben yollanan yazıdan çıkardığım intibayı söylüyorum.. herkezle görüşüldüğünü o yazıyı okuduktan sonra herkez benim anladığım gibi anlar ... bu yüzden sormuştum bilgilenmek için....sevgilerimle...